
Az önce baktım saate, baya geç olmuş. Bütün gün her şey ters gitmişken, negatif enerji vücudumda tavan yapmışken, kırgınlıklarım doz aşımına uğramışken, ağlamanın vakti gelmiş de geçiyor bile artık.
Dün bir arkadaşım tahterevalliye benzetti duygularımı. Önce kızdım, sonra güldüm, şimdiyse hak veriyorum. evet dengesiz duygularım var benim; ama kime, ne hissettiğimi hep bildim, hala da biliyorum. Benim derdim hep kendimle oldu. Sorunum varsa hep kendim çözdüm, ne hissettiysem söyledim, ne istediysem yaptım... Ama bir de etrafın söylediklerini düşünüyorum benim için...
Kimse benim götümü toplamadı, ama ben sorumsuz olandım. Etrafımda kimse benim kadar çok gezmedi. Bu onlara göre göt gezdirmeydi, bana göreyse hep bir şeylerden kaçıştı. Hep ben aradım yakın arkadaşlarımı, ben organize ettim günleri, olayları, ve hep benim üstüme kaldı çıkan pürüzler sorunlar. Hep ben böldüm sessizlikleri, geveze oldum. Hep bağırdım, ağladım, kahkaha attım. Duygularımı dışa vurduğumu görmediler, abartı hareketler dediler. Dediler, dediler, dediler...
Şimdi bakıyorum etrafımda intihar edenlerden farkım yok aslında. Benim hayatıma bu kadar çok eleştiri getirenler de, beni yükseğe çıkaranlar da, ipi boynuma geçirenler de aynı kişiler. Bense hala onlarla olarak ağırlığımı yere bırakıyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder